Çinko Absorbsiyonu

Çinkonun gastrointestinal emilimi çeşitli faktörlerden etkilenir. Çinko elementinin biyoyararlılığı; diyetteki mineralin kimyasal formuna bağlı olduğu kadar ortamda elementin etkisini arttıracak veya azaltacak maddelerin varlığına da bağlıdır. Diyet; çinkonun biyoyararlılığını belirlemede önemlidir. Bitkisel kaynaklı proteinlerde bulunan fitatlar, çinko ile çözünmeyen kompleks oluşturarak biyoyararlılığı azaltırlar. Jeofajide çinko emilimi azalır. Ortamda bakır ve demir bulunması, çinko absorbsiyonunu azaltır. … Devamını oku

Çinko Homeostazı

Çinko homeostazının düzenlenmesinde gastrointestinal traktus çok önemli bir role sahiptir. Çinko emilimi ve gastrointestinal kanala çinko eksresyonundaki değişiklikler, çinko homeostazını idame ettirebilmek içindir. Diyetteki çinko miktarı arttığı zaman, endojen çinko eksresyonu aniden yükselir. İdrarla çinko kaybında ise bir değişiklik olmaz. Çinko homeostazında; gastrointestinal absorbsiyon ve endojen ekskresyon sinerjistik hareket ederler. Farelerde yapılan çalışmalar da göstermiştir … Devamını oku

Standart bipolar ekstremite derivasyonları

Ekstremite Derivasyonları (Frontal Düzlem) Bipolar (Çift Kutuplu) Derivasyonlar ; Elektrotlar ; Sol Kol, Sağ Kol , Sol Bacak olarak Bağlanır. Sağ Bacak toprak elekrotudu olarak kullanılır. DI derivasyonu : Sol Kol + Sağ Kol DII derivasyonu : Sol Bacak + Sağ kol DIII derivasyonu : Sol Kol + Sol Bacak Ünipolar (Tek Kutuplu) Derivasyonlar Her … Devamını oku

Miyokard hücresi aksiyon potansiyelindeki platonun oluşum nedeni; Faz 2 de L tipi voltaj bağımlı kalsiyum iyonlarının myokard içine girişidir.

Faz 2 plato aşaması olup hücre içine giren Ca+  iyonları sayesinde repolarizasyonun yavaşladığı bölümdür. Ca+ iyonları, hücre içine Na+ iyonlarından daha yavaş girerek repolarizasyonun çok hızlı olmamasına ve bu sayede refraktör periyodun uzatılmasına sebep olur. Bu mekanizma hangi kardiyak dokunun hangi hızda depolarize olabileceğini belirlemede önemli rol oynar.  Faz 1 ve 2 absolut (mutlak) refrakter … Devamını oku

Hemoglobinin oksijene affinitesini etkileyen faktörler

OksiHb’den O2’nin ayrılmasına dissosiasyon denir. pO2 :100 mmHg olduğunda Hb’nin %96–98’ı doymuştur. Parsiyel O2 basıncı 40 mmHg olduğunda ise oksi Hb komponentlerine ayrılır. p50değeri :Hemoglobinin taşıdığı oksijenin %50 ‘sini bıraktığı oksijen basıncıdır. Miyoglobin için 1 mmHg, hemoglobin için 26 mmHg’dir. Hb–O2 dissosiasyon eğrisi sigmoid özellik göstermektedir. Sigmoid özellik hemoglobin ‘deki kooperatif etkiden kaynaklanır. Oksijen dissosiasyon … Devamını oku

Solunumun sinirsel kontrolü

SOLUNUMUN SİNİRSEL KONTROLÜ 1-Dorsal solunum grubu nöronları (DSGN): Medulla dorsaline yerleşmiştir. NTS (nükleus traktus solitariyus) çekirdekleriyle yakın ilişki halindedir. Vagus ve glossofaringeus ile NTS’ye periferik kemoreseptörlerden, baroreseptörlerden ve çeşitli akciğer reseptörlerinden gelen sinyaller DSGN’ye aktarılır. Bir uyarı olmadan da inspirasyonun oluşmasını sağlar. Ritmik inspirasyonun oluşmasını sağlayan “Rampa sinyalleri” bu nöron grubu tarafından oluşturulur. Sinyaller frenik … Devamını oku

Reynold sayısı

Reynolds sayısının büyüklüğü, kullanılan birimlerin birbirine uygun olması şartıyla birimlere bağlı değildir. Laminer akıştan türbülent akışa geçiş bir Re sayısı aralığında olabilir. Laminer akışta çoğunlukla Re sayısının yaklaşık olarak 2100’den küçüktür