Aşağıda verilen onkogen ve tümör süpressör genlerden hangisinin kolon ve rektum tümörleriyle ilişkisi tesbit edilememiştir? A) DCC geni B) APC C) P53 Geni D) RAS geni E) Rb geni ****** Kolon tümörlerinde hücrede başlayan mutasyon neoplastik büyümeye kadar ilerleyebilir. Mutasyon aktivasyonu ras onkogeni tarafından başlatılır. Tümör süpressör genleri olan p53 (17. kromozom), DCC Geni ( … Devamını oku
On yıldır Hepatit C ye bağlı karaciğer sirozu nedeni ile takip edilen 60 yaşındaki erkek hastada Karaciğer sağ lobda 4 cm büyüklüğünde hepatoselüler kanser tesbit ediliyor. Laboratuar incelemesinde anemisi ve hipoalbüminemisi olan hastaya cerrahi planlanıyor. Cerrahinin genişliğini belirlemek için yapılacak değerlendirmede aşağıdakilerden hangisi karaciğer rezervini göstermede daha önemli kabul edilir? A) Hepatit C zemininde Siroz … Devamını oku
Sirozdaki parankimal nodüllerin çapları 3 mm’den daha küçükse buna mikronodüler siroz, daha büyük veya birkaç cm olursa makronodüler siroz denir. Mikronodüler sirozlar ileride makronodüler siroza dönebilirler. Postviral sirozlar direkt makronodüler başlar. DİREKT MİKRONODÜLER SİROZ OLARAK BAŞLAYANLAR: Primer biliyer siroz Sekonder biliyer siroz Primer sklerozan kolanjit Alkolik sirozun erken evresi Hemokromatozis Wilson hastalığı Makroskopik olarak karaciğer … Devamını oku
Özefagus kanserleri tüm kanserler arasında % 1.5, gastrointestinal kanserler arasında % 7 oranında görülürler. Görülme sıklığıklarına göre torasik özefagusta en sık, servikal özefagusta ise en az görülürler. En sık yassı hücreli kanser görülür. Disfaji ve kilo kaybı özefagus kanseri olan hastalarda en sık rastlanan semptomlardır. Hastaların % 98’inde ilk belirtidir. Önceleri katı gıdalara karşı olan … Devamını oku
Paronişi tedavisinde başarı, epidermal büyüme faktörü reseptörü (EGFR) inhibisyonuna bağlıdır. Bu tedavisi zor kutanöz toksisitede en önemli yönetilmesi gereken basamaktır. Piyojenik granülom benzeri lezyonlarla birlikte epidermal büyüme faktörü reseptör inhibitörünün neden olduğu şiddetli paronişinin tedavisinde topikal betaksolol de kullanılır. Betaksolol %0,25 oftalmik solüsyon, piyojenik granülom benzeri lezyonlar ve derin çatlaklarla birlikte EGFR inhibitörünün neden olduğu … Devamını oku
Aşağıdakilerden hangisi kist hidatigin en sık komplikasyonudur? A) Safra yollarına açılması B) Anaflaksi C) Ampiyem D) Hepatoplevral fistül E) Kistin peritona açılması (Cevap A) Hidatik kistlerin %70’i karaciğerde yerleşir. Bu kistlerin çoğu karaciğer sağ lobunda ve tektir. Karaciğerden sonra ikinci sıklıkla akciğer etkilenir (%10-30). En dış tabaka perikist olarak adlandırılan, baskı altındaki konakçı dokusundan oluşur. … Devamını oku