8 aylık bir bebekte rektal sert kitle ile başvuruda en olası tanı sakrokoksigeal teratomdur. Tanı için ultrasonografi, MRI ve alfa-fetoprotein (AFP) düzeyi değerlendirilmelidir.

Kabızlık şikâyeti olan 8 aylık bir çocuğun rektal muayenesinde ele sert bir kitle gelmesi durumunda aşağıdakilerden hangisi öncelikle düşünülmelidir?A) Non-Hodgkin lenfomaB) Rektum karsinomuC) Hodgkin lenfomaD) TeratomE) Wilms tümörü Kabızlık şikâyeti olan 8 aylık bir çocukta rektal muayenede sert kitle ele gelmesi durumunda öncelikle düşünülmesi gereken tanı: Doğru Cevap: D) Teratom Açıklama: Diğer Seçeneklerin Değerlendirilmesi: Sonuç: … Devamını oku

Fanconi anemisi olan hastalarda makrositik anemi görülür, mikrositoz (demir eksikliği anemisi veya talasemide olduğu gibi) beklenmez.

Fanconi aplastik anemisinden şüphelenilen birçocukta aşağıdakilerden hangisinin görülmesi beklenmez?A) MikrositozB) TrombositopeniC) Café-au-lait lekeleriD) Boy kısalığıE) Mikrosefali Fanconi aplastik anemisi (Fanconi anemisi), DNA tamir mekanizması bozukluğuna bağlı kalıtsal bir hastalıktır. Bu hastalarda hematolojik ve ekstrahematolojik bulgular görülebilir. Soruda hangi bulgunun beklenmeyeceği soruluyor. Fanconi Aplastik Anemisinde Beklenen Bulgular: 1-Hematolojik bulgular: 2-Ekstrahematolojik bulgular: Doğru Cevap: A) Mikrositoz Gerekçe: … Devamını oku

HbF (Fetal hemoglobin): α₂γ₂ (2 alfa, 2 gama)

Fetal hemoglobinin içerdiği globin zincirleriaşağıdakilerden hangisinde doğru olarakverilmiştir?A) 2 alfa, 2 beta B) 2 alfa, 2 gamaC) 2 alfa, 2 delta D) 2 alfa, 2 epsilonE) 2 delta, 2 epsilon Fetal hemoglobin (HbF), yetişkin hemoglobininden (HbA) farklı olarak gama zincirleri içerir. Doğru globin zincir kombinasyonu şu şekildedir: B) 2 alfa, 2 gama Açıklama: Fetal dönemde HbF baskındır … Devamını oku

Klasik GBS’nin Temel Klinik Bulguları; İlerleyici simetrik motor güçsüzlük, Derin tendon reflekslerinin alınamaması (arefleksi) veya azalması (hiporefleksi), Duyu kusurları, Kraniyal sinir tutulumu, Otonomik disfonksiyon

Aşağıdaki klinik bulgulardan hangisinin klasik Guillain-Barré sendromunda görülmesi en az olasıdır? Klasik Guillain-Barré Sendromu (GBS); Guillain-Barré sendromu, periferik sinir sisteminin akut, otoimmün bir hastalığıdır. Genellikle bir enfeksiyonu (örneğin, Campylobacter jejuni, Zika virüsü, grip virüsü) takiben ortaya çıkar ve vücudun kendi bağışıklık sistemi sinir kılıfına (miyeline) veya doğrudan sinir aksonlarına saldırır. Klasik GBS’nin Temel Klinik Bulguları: … Devamını oku

Pemfigus foliaseus; En yüzeyel epidermal ayrışma (subkorneal) gösterir. Büller çok yüzeyeldir ve hızla erozyona dönüşür. Yaygın eritem, pullanma ve eritrodermi gelişimi en olasıdır. Mukozal tutulum görülmez

Aşağıdaki büllöz hastalıklardan hangisinin eritrodermiye yol açması en olasıdır ? DOĞRU CEVAP: C Eritrodermi, vücut yüzeyinin %90’ından fazlasının kızarıklık (eritem) ve pullanma ile kaplandığı yaygın bir inflamatuar deri hastalığıdır. Ciddi kaşıntı, ödem (şişlik) ve lenfadenopati (lenf bezlerinin büyümesi) eşlik edebilir. Ciddi sıvı, protein ve ısı kaybına yol açarak hayatı tehdit edici olabilir. Pemfigus Foliaseus ve … Devamını oku

Mismatch Repair (MMR) Sistemindeki Temel Proteinler; MLH1 (MutL Homolog 1): MMR sisteminin önemli bir bileşenidir. MSH2 (MutS Homolog 2): MMR sisteminin temel tanıma proteinlerinden biridir. MSH6 (MutS Homolog 6): MSH2 ile kompleks oluşturarak DNA yanlış eşleşmelerini tanır. PMS2 (PMS Postmeiotic Segregation Increased 2): MLH1 ile kompleks oluşturarak tamir sürecinde yer alır.

Aşağıdakilerden hangisi mikrosatellit instabilitesini (MSI) tanımlarken immünohistokimyasal incelemede ekspresyon durumu araştırılan “mismatch repair” (MMR) proteinlerinden biri değildir Mikrosatellit instabilitesi (MSI) araştırılırken immünohistokimyasal incelemede ekspresyon durumu araştırılan “mismatch repair” (MMR) proteinlerinden biri olmayan, MYH‘dir. Mikrosatellit İnstabilitesi (MSI) ve MMR Proteinleri Mikrosatellit instabilitesi (MSI), DNA replikasyonu sırasında meydana gelen hataları düzelten mismatch repair (MMR) sistemindeki bir yetersizlik … Devamını oku

Bimekizumab, plak sedef hastalığı, psoriatikartrit, aksiyel spondiloartrit, ankilozan spondilit, hidradenitis süpürativa tedavisinde kullanılan humanize edilmiş bir anti-IL17A, anti-IL17F ve anti-IL17AF monoklonal antikorudur. Bimekizumab’ın plak psoriazisinin tedavisinde yalnızca adalimumab’dan değil , aynı zamanda secukinumab’dan ve ustekinumab’dan da üstün olduğunu göstermiştir

Aşağıdakilerden hangisi psöriazis tedavisinde kullanılan IL-17 inhibitörü bir ilaçtır? a-Sertolizumab b-Guselkumab c-Ustekinumab d-Tildrakizumab e-Bimekizumab DOĞRU CEVAP: E Psöriazis Tedavisinde IL-17 İnhibitörleri Psöriazis (sedef hastalığı), bağışıklık sisteminin aşırı aktif olduğu, kronik bir inflamatuar cilt hastalığıdır. Tedavisinde kullanılan biyolojik ilaçlar, hastalığın patogenezinde rol oynayan spesifik sitokinleri veya hücreleri hedef alarak etki gösterirler. İnterlökin-17 (IL-17), psöriazis patogenezinde merkezi … Devamını oku

Geçici neonatal tirotoksikoz, Graves hastalığı olan annelerde görülebilir.

TSH reseptör antikorları (TRAb) plasenta yoluyla geçerek fetüsün tiroid bezini aşırı uyarır. Geçici neonatal tirotoksikoz, Graves hastalığı olan annelerin bebeklerinde görülebilen bir durumdur. Bunun nedeni, annedeki TSH reseptör antikorlarının (TRAb) plasenta yoluyla fetüse geçmesi ve fetüsün tiroid bezini aşırı uyararak aşırı tiroid hormonu (hipertiroidi) üretimine yol açmasıdır. Önemli Noktalar: Geçici bir durumdur, çünkü bebeğin vücudu … Devamını oku

Otonom disrefleksi, özellikle T6 ve üzerindeki omurilik yaralanmalarından sonra gelişen, hayatı tehdit edebilecek bir hiperrefleksik sempatik sinir sistemi yanıtıdır.

Otonom disrefleksi (AD), hipertansiyon ve kardiyak aritmiler ile karakterize hayatı tehdit eden tıbbi bir acil durumdur. Bu durum bazen otonom hiperrefleksi olarak adlandırılır. AD vakalarının çoğu omurilik yaralanmaları olan bireylerde görülür. T6 omurilik seviyesinde veya üzerinde lezyonlar daha sık bildirilmektedir, ancak T10 kadar düşük lezyonları olan hastalarda AD raporları vardır. Guillain-Barré sendromu otonom disrefleksiye de … Devamını oku

Alzheimer hastalığı, beyinde lokalize (sadece merkezi sinir sisteminde) amiloid-β protein birikimi ile karakterizedir. Bu birikim sistemik değil, serebral lokal amiloid birikimidir ve sistemik amiloidoz kapsamına girmez.

Aşağıdaki patolojilerden hangisi sistemik generalize amiloidozis nedenlerinden biri değildir Sistemik generalize amiloidozis, vücudun çeşitli organlarında amiloid adı verilen anormal proteinlerin birikmesiyle karakterize bir hastalıktır. Bu birikim, organ fonksiyon bozukluklarına yol açabilir. Verilen seçeneklerden e) Alzheimer hastalığı sistemik generalize amiloidozis nedenlerinden biri değildir. Sistemik Generalize Amiloidozis ve Nedenleri Sistemik amiloidozis, vücudun birden fazla organını etkileyen amiloid … Devamını oku