ERB–DUCHENNE PARALİZİ: En sık brakial pleksusu paralzisidir. Servikal 5 ve 6. sinirler zedelenir. Kol adduksiyon ve iç rotasyonda, ön kol pronasyondadır (Garson eli). Paralitik tarafta Moro, Biseps ve radyal reflek yoktur. El hareketleri ve elde yakalama korunmuştur. Frenik sinir (C3–5) tutulabilir. Frenik sinir paralizinde solunum güçlüğü görülür. O tarafta solunum sesleri azalır. Röntgende aynı tarafta yükselme ve USG’de, floroskopide solunuma katılmada azalma saptanır. KLUMPKE PARALİZİ: C7–8, T1 sekökleri tutulur. Elin intrensek kasları tutulur. Pençe eli olur. Yakalama refleksi yoktur. Moro alınır. T1 kökünün sempatik lifleri tutulduğunda Horner sendromu (ptosis ve miyosis) görülür. Tam sinir kopmalarında ve Klumpke paralizinde prognoz kötüdür. Distal kısım hasarında prognoz daha kötüdür. Ödem nedeni ile oluşan hafif hasar (nöropraksi) birkaç haftada spontan iyileşir. Aksonotmezis myelin kılıf sağlam, liflerde kopma vadır ve birkaç ayda iyileşir. Nörotmezis (tam kopma) spontan iyileşme olmaz. Tedavide immobilizasyon yapılır. Akut dönemde egzersiz yapılmaz. 7– 10 gün sonra başlanır. Avülsiyon ve rüptürü değerlendirmede MR kullanılır.

Diyabetik anne bebeği normal vajinal doğduktan sonra sağ kolunu hareket ettirmediği, içe dönük pozisyonda
olduğu görülüyor. Sağ tarafta moro refleksi alınırken solda alınmadığı ve sol kol hareket ettirilince bebekte ağlama ve huzursuzluğunun olmadığı saptanıyor.

Hastanın olası tanısı nedir?

A) Klavikula kırığı
B) Erb–Duchenne paralizisi
C) Klumpke paralizisi
D) Horner sendromu
E) Normal olarak değerlendirilebilir

Cevap B