Renal Transplantasyon Sonrası Hipertansiyon Etkenleri; Rejeksiyon, Siklosporin nefrotoksisitesi, Renal arter stenozu, Allograftte rekürren hastalık. Posttransplant hipertansiyonun etyolojisi multifaktöriyeldir: immünsüpresif tedavi, renal greft arter stenozu ve kronik allotransplant nefropatisi en sık nedenlerdir.

Aşağıdakilerden hangisi renal transplantasyon sonrası hipertansiyon etkeni değildir?

A) Rejeksiyon

B) Siklosporin nefrotoksisitesi

C) Renal arter stenozu

D) Sitomegalovirüs enfeksiyonu

E) Allograftte rekürren hastalık

Renal transplantasyon sonrası hipertansiyon etkeni olmayan, D) Sitomegalovirüs enfeksiyonu‘dur.

Renal Transplantasyon Sonrası Hipertansiyon Etkenleri

Renal (böbrek) transplantasyon sonrası hipertansiyon, nakil yapılan hastalarda sık görülen ve böbrek sağlığı ile hasta sağkalımı açısından önemli olan bir durumdur. Bu duruma yol açan çeşitli faktörler vardır:

A) Rejeksiyon (Organ Reddi): Akut veya kronik rejeksiyon, nakledilen böbreğin işlevini bozarak sıvı tutulumuna ve renin-anjiyotensin sisteminin aktivasyonuna neden olabilir, bu da hipertansiyona yol açar. Rejeksiyon, böbrek fonksiyonlarında bozulma ile birlikte en önemli hipertansiyon nedenlerindendir.

B) Siklosporin nefrotoksisitesi: Siklosporin ve takrolimus gibi kalsinörin inhibitörleri (immünsüpresif ilaçlar), nakledilen organın reddini önlemek için yaygın olarak kullanılır. Ancak bu ilaçlar böbrek damarlarında vazokonstriksiyona (daralmaya) neden olarak glomerüler filtrasyon hızını düşürebilir ve hipertansiyona yol açan önemli bir yan etkiye sahiptir.

C) Renal arter stenozu: Nakledilen böbreğin atardamarında (renal arter) darlık (stenoz) gelişmesi, böbreğe giden kan akışını azaltır. Bu durum, böbreğin renin salgılamasına ve renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini (RAAS) aktive etmesine neden olarak hipertansiyona yol açar. Bu, cerrahi bir komplikasyon olarak ortaya çıkabilir.

E) Allograftte rekürren hastalık: Bazı durumlarda, orijinal böbrek yetmezliğine neden olan hastalık (örneğin, glomerülonefrit gibi bazı böbrek hastalıkları) nakledilen böbrekte de tekrar edebilir (rekürren olabilir). Bu rekürren hastalık, nakledilen böbreğin fonksiyonunu bozarak hipertansiyona neden olabilir.

Sitomegalovirüs Enfeksiyonu (CMV) ve Hipertansiyon

D) Sitomegalovirüs (CMV) enfeksiyonu, organ nakli sonrası immünsüpresyon altındaki hastalarda sık görülen bir viral enfeksiyondur. CMV enfeksiyonu, çeşitli organ sistemlerini etkileyebilir ve ateş, lökopeni (beyaz kan hücresi düşüklüğü), hepatit, kolit veya pnömoni gibi semptomlara yol açabilir.

Ancak, CMV enfeksiyonunun doğrudan ve birincil olarak renal transplantasyon sonrası hipertansiyonun bir nedeni olduğuna dair kanıtlar sınırlıdır veya hipertansiyon etkeni olarak kabul edilmez. CMV enfeksiyonu, hastanın genel durumunu ve immün sistemini etkileyerek dolaylı yollardan (örn. genel inflamasyon veya böbrek disfonksiyonuna yol açabilen fırsatçı enfeksiyonlar nedeniyle) tansiyonu etkileyebilir. Ancak yukarıda belirtilen diğer faktörler (rejeksiyon, ilaç toksisitesi, stenoz, rekürren hastalık) gibi doğrudan ve mekanik bir hipertansiyon nedeni değildir.

Renal transplantasyon sonrası hipertansiyona neden olabilecek etkenler şunlardır:

Hipertansiyonla ilişkili nedenler:

A) Rejeksiyon: Akut ya da kronik rejeksiyon, allograft fonksiyonunu bozar ve hipertansiyona yol açabilir.

B) Siklosporin nefrotoksisitesi: Siklosporin afferent arteri konstrikte ederek glomerüler filtrasyonu azaltır ve hipertansiyona neden olabilir.

C) Renal arter stenozu: Allograftte arter stenozu transplant sonrası hipertansiyonun en sık nedenlerinden biridir.

E) Allograftte rekürren hastalık: Glomerül hastalıklarının tekrarlaması da allograft fonksiyonunu bozup hipertansiyona neden olabilir.

D) Sitomegalovirüs (CMV) enfeksiyonu: CMV enfeksiyonu transplant hastalarında sık görülür, ancak doğrudan hipertansiyona neden olmaz. Daha çok ateş, lökopeni, hepatit, GI semptomlar ve greft disfonksiyonu ile ilişkilidir.

Renal transplantasyon sonrası hipertansiyonun birçok nedeni olabilir. Seçenekleri tek tek değerlendirelim:

A) Rejeksiyon → Transplant böbrekte rejeksiyon, inflamasyon ve iskemiye bağlı hipertansiyon yapabilir.

B) Siklosporin nefrotoksisitesi → Siklosporin, vazokonstriksiyon ve renal arter daralmasına yol açarak hipertansiyona neden olabilir.

C) Renal arter stenozu → Transplant renal arterde darlık (özellikle anastomoz bölgesinde), renovasküler hipertansiyonun klasik nedenidir.

D) Sitomegalovirüs (CMV) enfeksiyonu → CMV enfeksiyonu, immün yanıtı artırarak dolaylı yoldan hipertansiyona katkıda bulunabilir, ancak doğrudan bir hipertansiyon nedeni değildir.

E) Allograftte rekürren hastalık → Örneğin FSGS, diyabetik nefropati gibi hastalıkların tekrarlaması hipertansiyona yol açabilir.

En az ilişkili olan seçenek D) Sitomegalovirüs enfeksiyonu’dur. CMV’nin hipertansiyon üzerindeki etkisi dolaylı ve zayıftır; diğer seçenekler doğrudan mekanizmalarla hipertansiyona neden olur.

Doğru cevap: D) Sitomegalovirüs enfeksiyonu