Postpartum uterin atoni kanamasının yönetiminde aşağıdaki uygulamalardan hangisi yer almaz ?
- Aort kompresyonu uygulanması
- Hipogastrik arterin bağlanması
- Uterin arterin bağlanması
- Lynch sütürü uygulanması
- Eksternal iliak arterin bağlanması
Doğru cevap: e) Eksternal iliak arterin bağlanması
Açıklama:
Postpartum uterin atoni kanamasının yönetiminde eksternal iliak arterin bağlanması rutin bir uygulama değildir ve genellikle tercih edilmez. Bunun yerine, aşağıdaki yöntemler kullanılır:
a) Aort kompresyonu: Geçici bir önlem olarak uygulanabilir (örn. cerrahi müdahale öncesi kanamayı azaltmak için).
b) Hipogastrik arterin bağlanması: Uterusa giden kan akımını azaltmak için yapılabilir.
c) Uterin arterin bağlanması: Uterin atonide sık başvurulan bir cerrahi yöntemdir.
d) Lynch sütürü (B-Lynch sütürü): Uterusun kompresyon sütürüdür, cerrahi olarak kanamayı kontrol altına alır.
Eksternal iliak arterin bağlanması (e), pelvik dolaşımı ciddi şekilde bozabileceğinden (alt ekstremite iskemisi riski) ve uterin kanamada etkisi sınırlı olduğundan standart bir yöntem değildir. Bunun yerine internal iliak arter (hipogastrik arter) bağlanması tercih edilir.
Özetle: Uterin atoni tedavisinde eksternal iliak arter bağlanmaz.
Diğer seçenekler (a, b, c, d) kanama kontrolünde kullanılan yöntemlerdir.
—————-
Postpartum uterin atoni kanamasının yönetiminde yer almayan uygulama e) Eksternal iliak arterin bağlanması‘dır.
Postpartum Uterin Atoni Kanaması Yönetimi
Postpartum kanama (PPK), doğum sonrası ilk 24 saat içinde 500 mL’den fazla kan kaybı veya kan kaybı nedeniyle hemodinamik instabilite olarak tanımlanır ve obstetrideki en önemli ölüm nedenlerinden biridir. Uterin atoni (rahmin yeterince kasılamaması), PPK’nın en yaygın nedenidir (yaklaşık %70-80). Yönetimi hem medikal hem de cerrahi yaklaşımları içerir.
Yönetimde Yer Alan Uygulamalar:
a) Aort kompresyonu uygulanması: Acil durumlarda, kanama kontrolü için manuel olarak abdominal aortaya basınç uygulanarak uterusa giden kan akışı geçici olarak azaltılabilir. Bu, genellikle diğer yöntemler hazırlanırken veya işe yarayana kadar zaman kazandırmak için kullanılan hızlı bir manevradır.
b) Hipogastrik arterin (İnternal iliak arter) bağlanması: Bu, uterusa kan sağlayan ana arterlerden biridir ve ciddi PPK’da, diğer cerrahi müdahaleler (uterin sütürler, histerektomi) düşünüldüğünde kanamayı azaltmak için yapılan bir vasküler ligasyon prosedürüdür. Uterusa kan akışını önemli ölçüde azaltır ancak uterusun kollateral (yan) kan akımı nedeniyle kanlanmasını tamamen kesmez, bu da rahim fonksiyonlarının korunmasına olanak tanır.
c) Uterin arterin bağlanması: Uterin arter, rahmin ana kanlanmasını sağlayan damardır. Kanamanın kontrol altına alınamadığı durumlarda, uterin arterlerin cerrahi olarak bağlanması kan akışını azaltır ve rahmin kasılmasına yardımcı olur. Bu, hipogastrik arter ligasyonuna göre daha hedefli bir yaklaşımdır.
d) Lynch sütürü uygulanması (B-Lynch sütürü): Bu, şiddetli atoni kanamasında rahmi sıkıştırmak için kullanılan bir uterin kompresyon sütürü tekniğidir. Rahim içine ve dışına atılan özel dikişlerle rahmin ön ve arka duvarları birbirine yaklaştırılarak uterus üzerinde doğrudan bir kompresyon etkisi yaratılır ve kanama kontrol altına alınmaya çalışılır. Rahim koruyucu cerrahi yaklaşımlardan biridir.
Yönetimde Yer Almayan Uygulama: e) Eksternal iliak arterin bağlanması: Eksternal iliak arter, bacağın ana kanlanmasını sağlayan bir damardır ve pelvise giden kan akışına doğrudan katkıda bulunmaz. Eksternal iliak arterin bağlanması, bacağın iskemisine (kanlanma yetersizliği) yol açabilir ve postpartum kanamada uterin kan akışını etkilemez. Uterusun kanlanması, primer olarak internal (hipogastrik) iliak arterlerden sağlanır. Dolayısıyla, bu arterin bağlanması, uterin atoni kanamasının yönetiminde uygun bir yöntem değildir.
———————
e) Eksternal iliak arterin bağlanması
Açıklama: Postpartum uterin atoni, doğum sonrası en sık görülen ve potansiyel olarak hayatı tehdit eden kanama nedenidir. Yönetim, tıbbi ve cerrahi müdahaleleri kapsar:
Postpartum uterin atoni yönetiminde yer alan uygulamalar:
a) Aort kompresyonu uygulanması – Geçici olarak pelvisin altına kan akımını azaltmak için yapılır.
b) Hipogastrik arterin bağlanması (diğer adıyla internal iliak arter ligasyonu) – Uterusa giden kan akımını azaltır.
c) Uterin arterin bağlanması – Uterusa kan akışını direkt azaltmak için kullanılır.
d) B-Lynch sütürü (uterin kompresyon sütürü) – Uterusu sıkıştırarak atoniyi kontrol etmeye yardımcı olur.
e) Eksternal iliak arterin bağlanması – Bu uygulama postpartum hemoraji yönetiminde yer almaz. – Major bir arterdir ve bağlanması ciddi iskemik komplikasyonlara yol açabilir. – Bu nedenle tercih edilmez.
Sonuç:
Postpartum uterin atoni kanamasının yönetiminde yer almayan uygulama:
e) Eksternal iliak arterin bağlanması