İn-situ (Non-İnvazif) Meme Karsinomları

İn-situ (Non-İnvazif) Meme Karsinomları ile ilgili aşağıda yer alan ifadelerden hangisi yanlıştır?

a-DCIS, genellikle kalsifiyedir.

b-LCIS, Bazal membran invazyonu göstermez

c-DCIS en sık nonkomedokarsinomdur****

d-Komekarsinom distrofik kalsifikasyon ile karekterizedir.

e-Non-komekarsinom cookie cutter like yani kurabiye kalıbı benzeri özellik gösterir.

“İn-situ” terimi, Latincede “yerinde” anlamına gelir. İn-situ (Non-İnvazif) Meme Karsinomları, meme dokusundaki kanser hücrelerinin, başladıkları yerde (süt kanalları veya lobüller) sınırlı kaldığı ve çevreleyen bağ dokusuna veya kan/lenf damarlarına yayılmadığı durumları ifade eder. Bu, kanserin “erken evresi” olarak kabul edilir ve invaziv kanserlere göre çok daha iyi bir prognoza sahiptir, çünkü metastaz yapma potansiyelleri yoktur.

İki ana in-situ meme karsinomu tipi vardır:

  1. Duktal Karsinoma İn Situ (DCIS)
  2. Lobüler Karsinoma İn Situ (LCIS)

1. Duktal Karsinoma İn Situ (DCIS)

  • Tanım: Kanser hücreleri sadece süt kanallarının (duktusların) içini döşeyen hücrelerde bulunur ve kanal duvarının dışına (bazal membranı geçerek) yayılmamıştır. “İnvaziv” hale gelmemiştir.
  • Görülme Sıklığı: En sık görülen non-invaziv meme kanseri tipidir. Mamografi taramalarının yaygınlaşmasıyla birlikte teşhis oranı artmıştır.
  • Belirtiler:
    • Genellikle belirti vermez ve rutin mamografi taramaları sırasında mikrokalsifikasyonlar (küçük kireçlenmeler) şeklinde tespit edilir.
    • Bazen bir kitle, meme başından akıntı veya meme başı/areola değişiklikleri (Paget hastalığında olduğu gibi) ile kendini gösterebilir, ancak bu daha nadirdir.
  • Prognoz ve Potansiyel Risk:
    • DCIS tedavi edilmezse, vakaların bir kısmında zamanla invaziv duktal karsinoma (IDC) dönüşme potansiyeline sahiptir. Dönüşme riski, DCIS’in alt tipine (grade ve komedo nekrozu varlığına) bağlıdır.
    • DCIS teşhisi konulan bir memede, invaziv kanser geliştirme riski artmıştır.
  • Sınıflandırma (Grade’e Göre): Patologlar, DCIS’i hücrelerin mikroskop altındaki görünümüne göre düşük, orta ve yüksek grade olarak sınıflandırır:
    • Düşük Grade DCIS: Hücreler normal meme hücrelerine benzer, yavaş büyürler ve invaziv kansere dönüşme olasılıkları daha düşüktür.
    • Orta Grade DCIS: Orta derecede hücre anormalliği ve büyüme hızı gösterir.
    • Yüksek Grade DCIS (Komedo Nekrozu ile veya Olmadan): Hücreler belirgin atipi (anormal görünüm) ve hızlı büyüme gösterirler. Tümör merkezinde ölü hücreler (komedo nekrozu) bulunabilir. En agresif DCIS tipidir ve invaziv kansere dönüşme riski en yüksektir.
  • Tedavi: Amaç, invaziv kansere dönüşümü veya yerel nüksü önlemektir.
    • Cerrahi:
      • Lumpektomi (Meme Koruyucu Cerrahi): Kanserin olduğu bölgenin çıkarılması ve temiz cerrahi sınırlar elde edilmesi.
      • Mastektomi: Tüm memenin alınması. Yaygın DCIS, birden fazla odak, veya lumpektomi sonrası temiz cerrahi sınırların elde edilememesi durumunda tercih edilebilir.
    • Radyoterapi: Lumpektomi sonrası, lokal nüks riskini azaltmak için genellikle radyoterapi uygulanır.
    • Hormon Tedavisi: Eğer DCIS hücreleri hormon reseptörü pozitif ise (ER+/PR+), tamoksifen gibi hormon tedavisi, nüks riskini daha da azaltmak için düşünülebilir. Ancak bu, sadece sistemik bir tedavi olup, lokal nüksü önlemek için cerrahi ve radyoterapiye ek olarak verilir.

2. Lobüler Karsinoma İn Situ (LCIS)

  • Tanım: Kanser hücreleri sadece süt üreten bezlerin (lobüllerin) içinde bulunur ve lobül duvarlarının dışına yayılmamıştır.
  • Görülme Sıklığı: DCIS’ten daha az yaygındır ve genellikle mamografide mikrokalsifikasyon yapmaz, bu yüzden çoğunlukla başka bir nedenle yapılan meme biyopsisi sırasında tesadüfen tespit edilir.
  • Belirtiler: Genellikle herhangi bir belirti vermez.
  • Prognoz ve Risk:
    • LCIS, gerçek bir kanser olarak değil, invaziv meme kanseri (hem invaziv lobüler hem de invaziv duktal karsinom) geliştirme riskini artırıcı bir belirteç olarak kabul edilir.
    • Risk, hem aynı memede hem de karşı memede (bilateral) invaziv kanser geliştirme riskini artırır. Risk artışı, kişiden kişiye ve LCIS’in alt tipine (örn. pleomorfik LCIS) göre değişebilir.
  • Sınıflandırma:
    • Klasik LCIS: Genellikle düşük grade’li hücrelerden oluşur.
    • Pleomorfik LCIS: Hücreler daha atipik (anormal) görünümdedir ve invaziv kanser riskinin daha yüksek olabileceği düşünülür.
  • Tedavi: LCIS’in bir kanserden ziyade bir risk belirteci olması nedeniyle tedavi yaklaşımı farklıdır:
    • Yakın Takip: En yaygın yaklaşımdır. Düzenli fizik muayene, mamografi ve bazen MRG ile yakın takip yapılır.
    • Risk Azaltıcı İlaç Tedavisi (Kemoprevensiyon): Hormon reseptörü pozitif ise, tamoksifen veya aromataz inhibitörleri gibi ilaçlar, invaziv kanser geliştirme riskini azaltmak için kullanılabilir.
    • Risk Azaltıcı Cerrahi (Profilaktik Mastektomi): Çok yüksek riskli durumlarda veya hastanın tercihine bağlı olarak, her iki memenin alınması (bilateral profilaktik mastektomi) düşünülebilir. Bu çok nadir bir seçenektir ve genellikle diğer risk faktörleriyle birlikte değerlendirilir.

Özetle:

İn-situ meme karsinomları, kanser hücrelerinin yerinde sınırlı kaldığı erken evre meme kanseridir. DCIS, invaziv kansere dönüşme potansiyeli nedeniyle tedavi edilirken, LCIS genellikle invaziv kanser riskini artırıcı bir belirteç olarak kabul edilir ve daha çok takip veya risk azaltıcı stratejilerle yönetilir. Her iki durumda da, hastanın bireysel risk faktörleri ve tümörün biyolojik özellikleri dikkate alınarak kişiselleştirilmiş bir yönetim planı oluşturulur.

İn-situ (Non-İnvazif) Meme Karsinomları, memede gelişen ve bazal membranı geçmeyen, yani invazyon göstermemiş epiteliyal malign tümörlerdir. Bu lezyonlar, ilerleyici formda invazif meme kanserlerine dönüşebilir, bu yüzden erken tanı ve tedavi açısından önemlidirler.

İki Ana Tip İn-Situ Meme Karsinomu:

1. Duktal Karsinoma İn Situ (DCIS)

  • En sık görülen in-situ meme karsinomudur.
  • Süt kanallarının içinde sınırlıdır, bazal membranı geçmez.
  • Mamografide sıklıkla mikrokalsifikasyon şeklinde saptanır.
  • Subtipleri (histolojik sınıflama):
    • Komedotip (yüksek dereceli, merkezi nekrozlu – daha agresif)
    • Kribriform
    • Solid
    • Papiller
    • Mikropapiller
  • Tedavi:
    • Cerrahi (lumpektomi ± radyoterapi)
    • Seçilmiş olgularda mastektomi
    • Hormonal reseptör pozitifse tamoksifen

2. Lobüler Karsinoma İn Situ (LCIS)

  • Lobüllerde yer alır, genellikle tesadüfi bulunur.
  • Mikrokalsifikasyon nadirdir → genellikle mamografide görülmez.
  • Genellikle bilateral ve multifokal olabilir.
  • Kansere dönüşüm riski: Hem ipsilateral hem de kontralateral memede invazif karsinom riski artar.
  • Tedavi:
    • Aktif izlem (takip)
    • Profilaktik mastektomi (yüksek riskte)
    • Kemoprevansiyon (tamoksifen gibi)

Karşılaştırmalı Tablo

ÖzellikDCISLCIS
YerleşimDuktuslarLobüller
MikrokalsifikasyonSıklıklaNadir
MamografideGenellikle görülürGenelde görülmez
Kanser riskiAynı memede invazif duktal riskiHer iki memede invazif karsinom riski
TedaviCerrahi ± radyoterapi ± tamoksifenİzlem / Profilaktik mastektomi / Tamoksifen

Özet Bilgiler

  • DCIS, daha belirgin radyolojik bulgu verir ve genelde lokal tedaviyle başarılı sonuçlar alınabilir.
  • LCIS, invazif kansere öncülük edebilecek bir risk belirteci gibi de değerlendirilir.
  • Her iki formda da erken tanı ve kişiye özgü tedavi planı önemlidir.

İstersen histolojik örnekler veya NCCN rehberine göre tedavi algoritmasını da paylaşabilirim.