Splenektomi sonrasında özellikle kapsüllü bakterilerle gelişen enfeksiyonlara duyarlılık artmaktadır.
Splenektomili hastalarda enfeksiyonlar sepsisle de seyredebilmektedir. Fulminan sepsis açısından; konjenital asplenizm, orak hücre hastalığı, Still hastalığı, sarkoidoz, çölyak hastalığı, ülseratif kolit, sistemik lupus eritematozus, splenik radyasyon yapılmış olgular risk kapsamı içinde değerlendirilmelidir.
Bugün için otoimmün kökenli hematolojik hastalıklarda (steroid tedavisine refrakter immün trombositopeni ve otoimmün hemolitik anemi gibi), talasemi major ve intermedia, herediter sferositoz ve elliptositoz olgularında, hipersplenizm gelişmiş idiyopatik splenomegali gibi olgularda terapötik splenektomi bir tedavi şekli olarak uygulanmaktadır.
Splenektomi sonrasında gelişen enfeksiyonların başlıcalarını S. pneumoniae, N. meningitidis ve H. influenzae enfeksiyonlarının oluşturduğu bilinmektedir. Bu nedenle, terapötik splenektomi yapılacak olgulara kural olarak splenektomiden en az iki hafta önce pnömokok, meningokok ve Hib bağışıklanması önerilmekte ve uygulanmaktadır.
Acil splenektomilerde ise aşılama 14. gün ve sonrasında yapılabilir. Keza aynı olgulara her beş yılda bir reimmünizasyon önerilmektedir. Splenektomi sonrasında yapılan bağışıklamanın ise etkinlik ve koruyuculuğu azdır.
Splenektomili hastalara aşı uygulaması başladığında diğer erişkin aşıları yönünden de değerlendirilmeli ve varsa eksik aşıları tamamlanmalıdır. Bu kapsamda her yıl grip aşılarını olmaları, her on yılda bir tetanoz, difteri ve daha önce hiç uygulanmamışsa bir doz tetanoz, difteri, boğmaca (Tdap) aşısı ve başka hastalıkları ve yaşına göre önerilen diğer aşıları da olmaları sağlanmalıdır.