Radyolojik olarak tüberküloz ile karışabilen kemik tümörü, Kondroblastoma

Radyolojik olarak tüberküloz ile karışabilen kemik tümörü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kondrosarkoma

B) Kondromiksoid fibroma

C) Multipl kondromatozis

D) Gıant cell tümör

E) Kondroblastoma ****



Kondroblastoma

Kondroblasta benzeyen hücrelerden oluşan, epifizer yerleşimli nadir bir selim kemik tümörüdür.

Erkeklerde ve en sık 2. dekadda görülür.

En sık tuttuğu yerler proksimal humerus distal femur ve proksimal tibiadır.

Tüberküloz ile radyolojik olarak benzeyebilir.

Kondroblastoma

Selim kemik tümörlerinin yaklaşık %8’ ini oluşturur. Sıklıkla femur, tibia ve humerus epi zlerinde görülürken daha nadir ola- rak da patella, kalkaneus, talus, falanks larda da görülebilir.

20 ile 30 yaş arası ve erkeklerde iki kat daha sık görülür. Ha f ağrı, eklemde hareket kısıtlılığı ve şişlik gibi şikayetler görülebildiği gibi asemptomatik olup tesadüfen de tesbit edilebilir. 

Direkt grafide eksantrik yerleşimli, iyi sınırlı, sklerotik kenarları olan, oval, epifz yerleşimli içinde kalsifiye kıkırdak adacıkları izlenir. BT lezyonun tam olarak yerleşimi, büyüklüğü ve periostla ilişkisini daha net gösterir. MR lezyonun içeriğini, yumuşak doku ile olan ilişkisini ve çevre kemik iliği ödemini daha net göstermekle birlikte bazen malign lezyonlarla karışmasına da neden olabilir. 

Ayırıcı tanıda dev hücreli tümör, kondrosarkom, enkondrom, eosinofilik granülom, kemik apsesi, osteonekroz ve osteoblastom dikkate alınmalıdır. Tedavi: Tekrarlama riski yüksek olup dikkatli bir şekilde intralezyonel çıkarılmalıdır.

Epifiz içi yerleşimli olduğundan gereğinden fazla bölgenin çıkarılması büyüme bozukluğuna, eklem kıkırdağı hasarı ve osteoartrite, yetersiz çıkarılması da kaçınılmaz olarak tümörün tekrar oluşmasına neden olabilir.

Cerrahi rezeksiyon sonrası oluşan defekt kemik grefti veya sementle doldurulabilir, defekt büyük değilse boş da bırakılabilir. Nadiren korteks dışına yumuşak dokuya çıkabilir, bu durumda geniş rezeksiyon uygulanmalıdır.

Cerrahi tedavi sonrası tekrarlama açısından görüntüleme yöntemleriyle kontrol edilmelidir.

Kondroblastom karakteristik “parke taşı” modelini gösterir; kondroid matriks ile iç içe geçmiş yuvarlak, dolgun kondroblastlardan (taşlardan) oluşan alanlar; kondroid dokusunun nodüler alanları belirgindir.

Kıkırdak matris, kıkırdak adaları çevresinde kondroblastlar arasında küçük kalsifikasyon odaklarına (tavuk teli kalsifikasyonu) sahip olabilir.

Kalsifikasyon, kondroblastomun dev hücreli tümörden ayrılmasına yardımcı olur;sitoplazma: soluk olabilir ve diğer tümör hücrelerine dayandığından sekizgen bir şekle sahip olabilir;

Çekirdekler : homojendir ve ovaldir ve EOG’ye benzeyen oluk içerir

İkincil Anevrizmal kemik kisti

            – kondroblastomların yaklaşık %17’si ABC c/w özellikleri gösterir ;

            – büyük ölçüde hemorajik veya kistik örnekle sonuçlanabilir;

İğsi hücre stroma bölgelerine bitişik dev hücre kümeleri bulunur ayrıca pozitif S-100 reaktivitesi gösterir;

Ayırıcı Tanı;

 1 -Tüberküloz :

           – epifiz kemiğinde litik kusurlara neden olabilir;

2 -Romatoid sinovit

3-Pigmente villonodüler sinovit :

4- kondrosarkom :

5-Pleomorfik hücresel patern, mitotik figürler ve kondroid bölgeleri arasındaki çok çekirdekli dev hücreler nedeniyle kondrosarkomla karışabilir