Sleeve gastrektomi

Sleeve gastrektominin en sık komplikasyonu aşağıdakilerden hangisidir?

A) Demir eksikliğ anemisi

B) Gastroöezefageal reflü *************

C) Diare

D) Mide boşlamasında gecikme

E) İleus

Sleeve gastrektomi

Pylorun yaklaşık 3 cm proksimalinden büyük kurvatur boyunca his açısına kadar serbestleştirilip stapler yardımıyla mideyi tüp şeklinde bırakmak ve fazla mide dokusunu çıkar- mak esasına dayanır.

Restriktif ameliyat olması yanında fundusun çıkarılması ile birlikte ghrelin salınımıda ortadan kaldırılmış olur.

En önemli komplikasyonu kaçak olup, sıklıkla his açısına yakın kısımda görülür.

En sık komplikasyonu gastroözefageal reflü hastalığıdır.

En sık uygulanan bariyatrik cerrahi işlemleri.

I-Kısıtlayıcı (restriktif)

1-Laparaskopik ayarlanabilir gastrik band (LAGB)

2-Sleeve gastrektomi (SG)

3-Vertikal band gastroplasti (VBG)

II-Emilim bozucu

1-Biliopankreatik diversiyon (BPD)

2-Jejunoileal bypass (JIB)

III-Kombine kısıtlayıcı ve emilim bozucu

1-Roux-en-Y gastrik bypass (RYGB)

2- BPD ile beraber duodenal switch (DS)

Sleeve Gastrektomi (Vertikal Gastrektomi)

Sleeve gastretomi (SG) ilk olarak DS ameliyatının restriktif bileşeni olarak uygulanmaya başlanmıştır.

Süper obez ve DS’in riskli olduğu hastalarda yalnızca SG ile erken dönemde yeterli oranda kilo verilir (16).

Bu yöntem yüksek riskli ve uzun süreli prosedürleri tolere edemeyecek hastalarda risk azaltıcı bir yöntem olarak pratik uygulamaya girmiştir (17).

Laparoskopik sleeve gastrektomi (LSG) cerrahlar ve hastalar için popülaritesi yüksek, uygulama sıklığı artan güvenli ve etkin primer bir bariyatrik cerrahi yöntem haline gelmiştir

Bariyatrik cerrahi işlemlerinin % 5’ini LSG oluşturmakta ve hasta sayısı hızla artmaktadır

Bu yöntemle dar tübüler bir mide oluşturulur

Büyük kurvatura pilorun 2-3 cm proksimalinden His açısına kadar serbestleştirildikten sonra mide rezeksiyonu gerçekleştirilir. Antrumda 4.5 mm (kalın), diğer mide kısımlarında ise 3.8 mm (orta) doku stapleri kullanılır. Geniş fundus poşu bırkma mak için his açısı görünecek şekilde posterior diseksiyon çok iyi yapılmalıdır. Midenin lateral traksiyonu iyi olmaz ise spiral şekilli rezeksiyon hattı oluşabilir.

Kaçak riskini azaltmak için son stapleri ateşlemeden önce stapler kartuşunun sol kenarında 1 cm’lik mide serozası görülmelidir. Rezeksiyon sonrası endoskop ile stapler hattında kaçak ve kanama kontrolü yapılır. Muhtemel bir kaçak durumunda potansiyel bir bariyer oluşturma amacıyla sütür hattına omentum dikilir. Omentum veya gastrokolik yağın dikilmesiyle sleeve tüpü sabitlenerek insisura angularisten midenin bükülmesi de önlenmiş olur. LSG’nin; kısıtlayıcı olması, ghrelin azalması ve gıdanın distale hızlı geçmesi ile PYY ve GLP-1 hormonlarının artması ile zayıflatma etkisi oluşturduğu düşünülmektedir

LSG; süper obezler ve VKİ <50 kg/m2 olup bu yöntemi isteyen hastalarda tercih edilir. Bu yöntemin uygulandığı 2500 hastanın (ortalama VKI:51.2 kg/m2) sistemik incelemesinde ortalama fazla kilo kaybı % 55, komplikasyon oranı % 8 ve mortalite % 0.19 bildirilmiştir (21). LSG’de diyabet remisyonu % 66.2 olarak bildirilirken, hastaların % 15’ine daha sonra yeni bir bariyatrik girişim gerekebilir

LSG, morbit obezite tedavisinde tek başına veya diğer yöntemlerle birlikte çok sık tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir

En önemli komplikasyonu kaçak (% 2) olup sıklıkla His açısına yakın kısımda görülür. Son stapler hattının özofagusa yakın konulması, insisura angularıs stenozu ve tübüler midenin bükülmesi kaçak nedenleri arasında sayılabilir. LSG’den sonra hastaların % 26’ında GÖRH ortaya çıkar

Tedaviye dirençli GÖRH durumunda revizyon cerrahisi uygulamak gerekir.